İş Kazalarından Doğan Ceza Sorumluluğunda Kusur Tespiti
Sayıları son yıllarda azalsa da ülkemizde halen belirli oranda iş kazaları meydana gelmektedir. İş kazalarında yaşanan yaralanmalar, travmalar veya ölümle sonuçlanan kazalarda kimin sorumlu olduğu konusunda birçok yönden araştırma ve inceleme yapılmaktadır. Bu yüzden iş kazalarından doğan ceza sorumluluğunda kusur tespiti tamamen bilirkişi kanalı ile yürütülmektedir.
İş kazalarında akla ilk gelen sorumluluklar işveren ve iş güvenliği uzmanlığı tarafından alınan önlemler olduğu için bilirkişi tarafından hazırlanan raporlarda kusurun kime ait olduğu tespit edilmektedir. İş kazalarından sonra yapılan incelemelerde idari veya hukuki yönden kusurlar aranmaktadır. Tabii ki bu tür cezai işlemler kusur olduğunda ortaya çıkmaktadır. Herhangi bir kusur olmadığında ise ceza söz konusu olmamaktadır.
İş kazalarında herhangi bir kusurun tespiti kolay bir iş değildir. İş kazalarının oluşumu herhangi bir eksiklikten mi; bir önlemin alınmamasından mı veya çalışanlardan birinin dikkatsizliğinden mi kaynaklanıyor incelemek ve bunu tespit etmek önemlidir. Tek kişi kusurlu olabileceği gibi birden fazla kusurlu kişi de olabilir. Birden fazla kusurlu kişi tespit edildiğinde ise kimin hangi oranda kusurlu olduğunun tespiti şarttır.
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununda iş kazası; işyerinde veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme sebebiyet veren veya vücut bütünlüğünü ruhen ya da bedenen engelli hale getiren olay anlamına gelmektedir. İş kazaları çalışanın iş yerinde başına gelebildiği gibi bazen işverenin görevlendirilmesi ile herhangi bir araçla bir yerden bir yere giderken de meydana gelebilmektedir.
İş Kazasında Kusur Tespiti
Meydana gelen iş kazalarında cezalandırılmanın olabilmesi için kusurun olması şarttır. Bilirkişi tarafından yapılan incelemelerde sonuçta hazırlanan raporda kusurlu olabilecek kişiler; işverenler, işveren vekili, çalışanlar veya iş sağlığı ve güvenliği uzmanlığı olabilmektedir. Bilirkişiler kusur tespitini iki yönden ele almaktadır; birincisi yazılı olan sorumluluklar, ikincisi ise yazılı olmayan sorumluluklardır. Yazılı olan sorumluluklar tüm mevzuatta yer alan önlemlerdir.
İşveren, işveren vekili, çalışan veya İSG uzmanına yüklenen sorumluluklar ilgili mevzuatlarda açık bir şekilde belirtilmektedir ve bunların herhangi birinin eksikliği kusur olarak değerlendirilmektedir. Bu nedenle bilirkişilerin yaptıkları incelemelerde mevzuata uygunluk mutlaka aranmaktadır. Bilirkişilerin diğer incelediği alan ise yazılı olmayan taraftır. Bu yazılı olmayan incelemeye göre somut olaya uyarlanabilirlik ve ceza hukuku açısından inceleme söz konusu olmaktadır.
İş Güvenliği Uzmanını İlgilendiren Hususlar
Gerek iş kazalarında gerekse meslek hastalıklarında iş güvenliği uzmanları ile işyeri hekimlerinin kusurları olup olmadığı da incelenmektedir. Cezai sorumluluk açısından yaklaşıldığında tüm görevler yerine getirilmişse ve herhangi bir kusur bulunamamışsa, ceza ile ilişkilendirilemez. Kusur olsa dahi bu kusurun kaza veya hastalıklar ilintisi incelenir ve nedensellik bağı araştırılır. Eğer kusur ile kaza arasında doğrudan bir ilişki yoksa yine herhangi bir cezai yükümlülük söz konusu olmamaktadır.
İş güvenliği uzmanının gösterdiği itina ile işyerindeki tehlikelerin belirlenmesi, risk analizinin yapılması ve risk değerlendirilmesinin yapılması mevzuat hükümlerine göre gereklidir. Görevlendirilen bilir kişi İŞ Güvenliği alanında uzman bir yetkinliğe sahip olduğu için, tüm mevzuatlara göre inceleme yapmakta ve herhangi bir eksikliği kusur olarak nitelendirmektedir. Tehlikelerin önlenmesi için gerekli olan önlemlerin alınması konusunda işvereni veya vekilini bilgilendirme yükümlülüğü bulunduğu için; herhangi bir iş kazasında bu tür tedbirlerin bildiriminin yapılıp yapılmadığına bakılmaktadır.
Bu nedenlerden ötürü iş güvenliği uzmanlarının mevzuatta yer alan tüm görevlerini yerine getirmesi cezai yükümlülüklerden kaçınması anlamında son derece önemlidir. Hem İSG uzmanının cezadan kurtulması hem de çalışanların sağlığının korunması açısından standardize edilmiş tüm işlemlerin yapılması ve tedbirlerin alınması gereklidir.